Türklerde Peygamber ve Ehl-i Beyt Sevgisi

Sizce Peygamberimizi sevdiğimizi nasıl gösterebiliriz? Hz. Muhammed (s.a.v.)’in, İslam dininde önemli bir yeri vardır. Kur’an-ı Kerim’de o, âlemle- re rahmet(1), en güzel örnek(2) olarak sunulmuş, ona uymanın Allah sevgisinin göstergesi olduğu belirtilmiştir.(3) Kur’an’ın buyrukları, tüm Müslümanların Peygamberimize büyük bir sevgi ve saygı duymasını gerektirir. Müslüman Türk milleti Kur’an’ın buyruklarına uyarak ona büyük bir sevgi ve saygı göstermiştir. Kültürümüzde Peygamberimize verilen önemin ve ona duyulan sevginin pek çok örnekleri vardır. Türkler Peygamberimizden söz ederken “Hazreti Muhammed”, “Sevgili Peygamberimiz”, “Pey- gamber Efendimiz”, “Peygamberimiz Aleyhisselam” gibi saygı ve dua ifadeleri kullanırlar. Onun ismini anarken veya ondan söz edildiğinde ona duydukları saygının gereği olarak “Salât ve selam onun üzerine olsun.” anlamlarına gelen “Allahümme salli alâ Muhammed.” veya “Sallâllâhü aleyhi ve selem.” diyerek dua ederler. Yapılan dualarda da Peygamberimizi anmayı, ona salâvat getirmeyi ihmal etmezler. Türkler Peygamberimize olan sevgilerinden ve bağlılıklarından dolayı erkek çocuklarına, onun özelliklerini anlatan veya ismiyle aynı kökten türemiş Ahmet, Mahmut, Mustafa, Hamit isimlerini ver- mişlerdir. Ona karşı duydukları derin saygı ve sevgi sebebiyle Muhammed adını Mehmet şeklinde söylemişlerdir. Bu hürmet ve sevgi nedeniyle kız çocuklarına isim verirken de kültürümüzde Pey- gamberimizin simgesi olan “Gül” ifadesini kullanmış- lardır. Kız çocuklarına Gülşah, Gülcan, Gülten, Gül- bahar, Gülben, Gülay, Gülsever, Ayşegül, Fatmagül, Nurgül vb. pek çok isim vermişlerdir. Türkler Peygamberimize duydukları sevginin bir göstergesi olarak Muhammed (s.a.v.) ismini özenli bir şekilde yazmışlar, cami ve mescitlerin duvarlarına asmışlardır. Hilye adı verilen eserlerde onun fiziki özelliklerini ve sıfatlarını anlatmışlardır. Türkler arasında Peygamberimizi hatırlatan her şey değerli görülmekte, özen ve dikkatle korun- maktadır. Topkapı Sarayı Mukaddes Emanetler Bölü- mü’nde Peygamberimize ait olan eşya ve sakal-ı şerif gibi hatıralar insanımız tarafından ziyaret edilmekte, ona duyulan sevgi ve özlem yaşatılmaktadır. Peygamberimize duyulan sevgi ve saygı, şairle- rimiz için en önemli ilham kaynaklarından olmuştur. Şiirlerde onun hayatının her aşaması, güzel ahlakı, fiziki vb. özellikleri ifade edilmiş, ona olan sevgi ve saygı dile getirilmiştir. Edebiyatımızda Peygamberi- mizin doğumunu ve bu esnada meydana gelen olay- ları anlatan birçok eser yazılmıştır. Süleyman Çele- bi’nin yazdığı “Vesiletü’n-Necat” (Kurtuluş Vesilesi) adı verilen ve halk arasında “Mevlit” olarak bilinen eser, bunlardandır. Bu eser, eskiden beri ülkemizde kandil, doğum, ölüm vb. vesilelerle okunmakta ve dinlenmektedir.